The Taking of Deborah Logan filmi
Deborah Logan’ın Alzheimer hastalığında geçirdiği sürecin tıbbi amaçlarla kayda alınmaya başladığı belgeselde, aileyi kökünden sarsacak olaylar yaşanmaya başlar. Çok geçmeden ne olduğu bilinmeyen bir varlığın aileyi rahatsız ederek hepsine aklını yitirmeye çalıştığı anlaşılacaktır.
Süper bir film son dönemde izlediğim en güzel filmlerden
Film dehset ötesi düsnmeden izle derim ama karanlikda puanin ustunde bence
karanlıkta izlenmeli.. son sahneler çok ürkütücüydü... Mezarlık buluşmalarına biraz benziyor. ama farklı konuda bir film..
Efsane film kesin izle
FRGMANINI SEYREDİPTE BİR ZAMANLAR GOOGLE A ONLİNE SEYRET DEBORAH DEDİĞİM FİLM OZAMANLAR ÇOK ESKİ DEĞİL BULAMAMIŞTI GOOGLE HİÇ BİR ŞEY BU GÜN ÖNÜME ÇIKTI NASIL SEVİNDİM ANLATAMAM ( UFAK ŞEYLERLE MUTLU OLUYORUM ) BU ARADA GOYOKİN YİNE DÖKTÜRMÜŞ KISKANDIM
Sayın Fazıl Çelik ;
Şu an çevremde o hastalığa yakalanan kimse yok ama verdiğiniz bilgileri aklımın bir köşesine yazdım size bu konu hakkında verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim Anneanneniz yaşıyorsa Allahtan acil şifalar dilerim eğer vefat etmişse de Allah (C:C) rahmet eylesin Allah (C:C) günahlarını affetsin inşaAllah
Film korku sinemasının alt kollarından biri olan "buluntu kamera" sinema stilinin saygın bir üyesi olup karanlık ve bilinmezliğin damarlarınızda cirit atmasının yolunu ardına kadar açtığı oldukça başarılı buldığum bir film.Bu tarz sinema tekniği filmlerinin geneli düşünüldüğünde birçoğu ne yazık ki "çöp sinema"ya kaysa da "The Taking of Deborah Logan" kısıtlı olan bütçesini iyi çekilmiş görselleriyle ve nispeten belli bir düzeyi yakalayan anlatımıyla boşa harcamayarak ait olduğu tarzın bayrağını korku karanlığı göklerinde başarıyla dalgalandırıyor.Filmde bilimsellik adına yola çıkmış karakterlere elbette ki bu tarz her filmde olduğu gibi buluntu kamera sinema kuralları işletilerek bilinmez ve engellenemezliğin gizli evreninin yasaları musallat ediliyor yine ve yeniden.Yaşlı insanlardan korkma duyusunun işlendiği diğer filmlerin asla altında kalmayan yapım özellikle tarz meraklılarını kolaylıkla içine çeken yapısıyla bir çırpıda izleniyor.
Sayın Mehmet Önal Karakaya ;
Rahmetli Annem Alzheimer'dı.
Gece yattığında ışıkları söndürünce her kimi veya kimleri görüyorsa hoş geldiniz der
ve konuşurdu onlarla.
Geceleri uyuyamazdı karanlıktan mı korkuyordu yoksa ona görünenlerden mi?
Cevabını bilmiyorum.
Bu hastalık hakkında kanaatim kişiden kişiye farklılık gösterebilir tabi ki ama yinede
bazıları için faydalı olacağına inandığım bir şey var.
Sevildiklerine inandırın onları.
Kırıcı olmayın,
Kendinizce haklı bile olsanız
yine de saygılı olun.
Anlattıkları deli saçması olsa da dinleyin.
Hobileri varsa bırakın (örgü gibi) devam ettirsinler, onları hayata bağlar çünkü
kesinlikle engel olmayın.
En sevdikleri bizzat anlattıkları konuları onlara anlatın çok mutlu olurlar.
Konuşun sizi dinlerler, dinlemezlerse de anlatmaya devam edin.
Herkes gibi ilgi görmekten hoşlanırlar.
Mümkünse her gün yürütün gezdirin.
Arabanız varsa gezmeye çıkarın.
Sevgiyi eksik etmezseniz bu hastalığa yakalanma ihtimalini azaltabilirsiniz kanaatindeyim.
Bu kadar bilgi size ve diğer okuyacaklara kafi gelecektir umarım.
Doktorun alzehymer hastalığı hakkında söyledikleri şeyler bilimsel mi acaba. konu hakkında bilgisi olanlar yeşillendirsin